Ana içeriğe atla

HANGİ FOBİ SENİN FOBİ?



FOBİ NEDİR?


Kişinin bir nesneye veya duruma karşı gösterdiği aşırı korku duygusuna fobi denir. Fobiler sıradan korku hissine göre çok daha şiddetli ve ciddi özelliktedirler, kişinin hayatını çok daha derinden etkilerler.

Fobi nesnesi kişinin gündelik hayatında çok ender karşılaşacağı bir durum olduğunda gündelik hayatn etkilenmesi düşük seviyededir. Fakat evden çıkamama, sırada-kuyrukta beklemekten korkma, kalabalık alanlarda bulunmaktan korkma gibi sık karşılaşabileceği durumlarda kişinin hayatının daha ciddi düzeyde etkilemesi söz konusudur.


Fobi Çeşitleri

  • Özgül Fobiler: Özgül ve belirli nitelikteki canlı-cansız cisim, mekan veya aktiviteye yönelik olarak aşırı korkulu olma durumudur. Örneğin yılan, köprk, örümcek gibi hayvanlarla karşılaşma, yüksek bir mekana çıkma, suya girmekten korkma gibi durumlara yönelik fobiler.
  • Karmaşık Fobiler: Sosyal fobi ve agorafobi’de olduğu gibi kişinin korku ve kaygısı tek bir nesneye yönelik olarak değil, birbirinden farklı birçok sahada ortaya çıkmaktadır.
  • Sosyal fobi (Sosyal Kaygı Bozukluğu): Kişinin belirli sosyal şartlarda ileri düzeyde kaygılı olması durumudur. Düğünler, konferanslar gibi kişinin kendini yalnız hissedeceği ortamlarda ve topluluk önünde konuşma gibi tüm dikkatlerin onda toplanacağını düşündüğü eylemlerde ortaya çıkan aşırı kaygılılık halidir. Temeldeki düşünce insanlar tarafından yanlış değerlendirilme, alaya alınma ve gülünç duruma düşme gibi varsayımlardır. Genellikle ergenlik çağı ve erken erişkinlik döneminde ortaya çıkar.
  • Agorafobi (Açık alan korkusu):  Kişinin kolayca kaçıp kurtulamayacağını düşündüğü mekanlarda bulunmaktan kaçınması ve bu mekanlarda bulunduğunda aşırı düzeyde korku yaşaması durumudur. Agorafobide otobüs, dolmuş gibi kapalı mekanlar, alışveriş merkezleri ve sinema gibi alanlardan kaçınma davranışı belirgindir. Agorafobi hemen her zaman panik nöbetleriyle birlikte ortaya çıkan bir durumdur. Panik nöbeti geçiren bir kişi, panik nöbeti geçirmesi halinde yardımsız kalacağını, kontrolünü kaybedeceğini düşündüğü her türlü mekandan uzaklaşma eğiliminde olacaktır. Agorafobi hastası örneğin bir başkası yanında olmadan evden çıkmak istemeyebilir, doktora ve hastaneye kolaylıkla ulaşamayacağı mahallerden kaçınabilir.



FOBİLERE RASTLANMA SIKLIĞI NEDİR?


Toplumun yaklaşık %8-18 arasında herhangi bir tür fobi mevcuttur. Fobilere kadınlarda daha sık karşılaşılır. Basit fobiler sıklıkla çocukluk döneminde ortaya çıkar. Karmaşık fobiler ise erken erişkinlik dönemi ya da bunu takip eden dönemde ortaya çıkar.



FOBİ BELİRTİLERİ




Fobiler ile ilişkili ortak belirtiler şunlardır:


  • Baş dönmesi

  • Nefes darlığı

  • Ölüm korkusu

  • Terleme, kalbin hızlı çarpması

  • Titreme, sıcak basması

  • Göğüs ağrısı, mide bulantısı

  • El ve/veya ayakların uyuşması

  • Ağız kuruluğu


FOBİNİN SEBEPLERİ NELERDİR?


Çocukluk çağında başlayan basit fobilerde rahatsız edici ve beklenmedik bir deneyim fobiye neden olabilir. Kimi zaman fobiler öğrenilen davranışlar olarak ortaya çıkmaktadır, aynı evdeki bir başka kişinin fobisini deneyimleyen bir çocuk aynı nesneye karşı fobi geliştirebilmektedir. Bununla birlikte kan fobisinin ve tıbbi işlemlere yönelik fobinin kalıtımsal özellikleri bulunmaktadır.

Erken erişkinlikte görülen karmaşık fobilerin gelişiminde ise kalıtımsal özellikler ve yaşam olaylarının etkisi daha belirgindir. Agorafobi denilen açık alan korkusu hemen her zaman panik nöbetlerine bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Fobisi olan kişilerde fobi gelişimi esnasında beynin korkuyla ilgili merkezlerinde kimyasal bazı değişiklikler meydana gelmektedir


FOBİ TANISI NASIL KONULUR?


Fobi hastaları genellikle fobilerinin farkındadır. Basit fobiler genellikle ciddi yaşamsal sorunlara yol açmadığından bu türden fobisi olan kişiler bu durumdan fazla şikayet etmezler

ve genellikle bir doktora başvurmazlar. Karmaşık fobilerde ise ciddi işlevsel bozulma görülür ve bu tür fobiye sahip kişiler sık sık doktora giderler.


FOBİ HASTALIĞINIZ OLABİLİR Mİ ?


Bilindiği üzere fobi dünyası derya deniz yani yaz yaz bitmez. Ben sizin için birkaçını aşağıda sıraladım burada bulunan fobi türlerinden biri veya birkaçı hakkında ciddi düzeyde endişe duyuyorsanız sizde bir fobi sahibisiniz demektir.


ü Avtofobiya: Yalnızlık korkusu
ü Agliofobiya: Ağrı korkusu
ü Aychmofobiya: İğneler ve diğer keskin nesnelerin korkusu
ü Yükseklik korkusu: Yüksek korkusu
ü Amaxophobia: Bir araba sürme korkusu
ü Andzhinofobiya: Anjina veya boğulma korkusu
ü Androphobia: Erkek korkusu
ü Anthropophobia: Kişi veya toplum korkus
ü Araknofobiya: örümcekler korkusu
ü Atelofobiya: kusur korkusu
ü Afenfosmfobiya: dokunma korkusu
ü Achluofobiya: karanlık korkusu
ü Bacteriophobia: Bakteri korkusu
ü Barofobiya: Yerçekimi korkusu
ü Batmofobiya: Merdiven veya dik yamaçlar korkusu
ü Belonefobiya: Diken korkusu
ü Biblayofobiya: Kitapların korkusu
ü Botanofobiya: Bitkilerin korkusu
ü Venastrafobiya: Güzel kadın korkusu
ü Verminofobiya: Mikroplar korkusu
ü Vikkafobiya: cadılar ve büyücülük korkusu
ü Gamofobiya: Evlilik korkusu
ü Glossofobiya: Kamu konuşma korkusu
ü Dentofobiya: Diş hekimi korkusu
ü Zoophobiya: Hayvan korkusu
ü Entomofobi: Böcek korkusu
ü Kakofobiya: Çirkinlik korkusu
ü Yatrofobiya: Doktor Korkusu
ü Katadzhelofobiya: alay edilme korkusu
ü Katoptrofobiya: Aynalar Korkusu
ü Kiberfobiya: Bilgisayarlar korkusu
ü Klostrofobi:Kapalı alanlar korkusu
ü Leukofobiya: Beyaz renk korkusu
ü Mikrofobiya: Küçük Şeyler Korkusu
ü Melanofobiya: Siyah renk korkusu
ü Necrophobia: Ölüm veölü şeyler korkusu
ü Obezofobiya: Şişmanlık korkusu
ü Ofidiyofobi: Yılan korkusu
ü Patofobiya: Hastalık korkusu
ü Pedofobiya: Çocuk Korkusu
ü Skolayonofobiya: Okul korkusu
ü Ornaytofobiya: Kuş korkusu
ü Filofobiya: Aşk korkusu [Tam bizlik bir korku]




YAZAN: AYŞE BETÜL KAMA 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BUZUL ÇAĞI DEVLERİ: MAMUTLAR

NESLİ TÜKENEN HAYVANLAR  Karnında halen anne sütü bulunan ve bir aylık yavruyken ölen mamut "Lyuba", İngiltere 'nin başkenti Londra'da sergileniyor. (Doğal Tarih Müzesi  'Buzul Çağı Devleri: Mamutlar') Mamut Uzun, kıvrık dişleri ve uzun hortumları ile bir mamut resmine baktığınızda onların fillerin ataları olduğunu anlayabilirsiniz. Mamutlar da diğer pek çok hayvan türü gibi günümüzde yaşamıyor. Fil ailesinden olan mamutların son üyeleri MÖ 1.700 yılında yaşamıştır. Bulunan en eski mamut kalıntıları, 4 milyon yaşındadır. Mamutların ilk olarak Afrika kıtasında ortaya çıktığı ve oradan Avrupa ve Asya’nın kuzey bölgeleri ile Kuzey Amerika’ya yayıldıkları; zamanla soğuğa ayak uydurmuş oldukları düşünülüyor. Mamutların Fiziksel Özellikleri: Mamutların günümüz hayvanlarından çok daha büyük olduğu sanılsada, gerçekte Afrika filinden bile daha küçüktür. Mamut olarak adlandırdığımız “Elephas Primigenius”un yerden omuza kadar olan yüksekliği...

KANIMIZDA NELER VAR

Kanımızda neler var? Düştüğümüzde, elimizi kestiğimizde veya bir yerlere çarptığımızda sık karşılaştığımız kan acaba nelerden oluşuyor bir bakalım. Deney için malzemeler büyük bir kap, beyaz pinpon topları, kırmızı el işi kağıdı ve suda büyüyen kırmızı su maymuncukları. Öncelikle kabımızın içini suyla dolduruyoruz ve kırmızı su maymuncuklarını içerisine atıp şişmesini bekliyoruz. Kırmızı su maymuncukları kana kırmızı rengi veren hemoglobin maddesini temsil ediyor. Bunların üzerlerine beyaz pinpon toplarını ekliyoruz. Pinpon topları kanda az sayıda bulunan büyük ve beyaz renkli akyuvar hücrelerimizi temsil ediyor. Son olarak kırmızı el işi kağıdımızı da küçük dikdörtgenler halinde kesip kabımızın içerisine atıyoruz. Bunlar ise kan pulcuklarımızı yani trombositlerimizi temsil ediyor. Kan pulcukları, kanın pıhtılaşmasını sağlar, pıhtılaşma için gerekli olan proteinleri üretir.Pıhtılaşan kan damarı tıkar ve kan kaybını önler. İşte bu kadaaar bundan sonra kanımızın hangi hücrelerde...

KOKULAR VE ÜZERİMİZDEKİ ETKİLERİ

     KOKULAR VE HAYATIMIZDAKİ ROLLERİ    Burnunuz Bilir.. Koku alma duyusu (veya olfaction) en önemli duyularımızdan biridir ve beynimizin duygu, hafıza ve yaratıcılığı etkileyen kısmında yer alır. Koku alma duyusu 24 saat boyunca çalışır ve hiçbir zaman “kapatılamayan” tek duyudur. Vücudun ilk ve en tanımlayıcı deneme mekanizmasıdır, bir ortamın iyi ya da kötü olduğunu anında değerlendirir. Duyguların iletişimi koku ile yapılabilir. Kokunun ruhsal durum, hafıza, duygular, eş seçimi, bağışıklık sistemi ve hormonları etkilediği yönünde iddialar da bulunmaktadır. Akademisyenler ve araştırmacılar, kokunun en basit tanımıyla istekleri doğrulayan bir ruh hali ürettiği ve bu yüzden etkili olduğu yönünde fikir birliği içerisindedirler. Aristo’nun tanımladığı beş duyudan ikisi olan koku ve tat alma, “kimyasal duyular” olarak adlandırılır ve kimi zaman birbirinden ayrı değil bir tek duyu olarak değerlendirilir. Aldığımız tatların yaklaşık %80’i aslında ...